Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye Katılım Bankaları Birliği (TKBB) 23. Olağan Genel Kurulu’nun açılışında önemli açıklamalarda bulundu. Şimşek, katılım finansın ciddi avantajlara sahip olduğunu belirterek, sektörün hızla güçlenmesini istediklerini vurguladı. Türkiye’nin katılım finans gelişmişliğinde son 10 yılda önemli ilerleme kaydettiğini dile getiren Şimşek, “2012 yılında 82 ülke arasında 23. sıradayken geçen sene sonu itibarıyla 136 ülke arasında 13. sıradayız. Aslında birtakım düzenleme eksikliklerini de giderirsek ilk 10’un içine gireceğimize inanıyorum” dedi.
Şimşek, katılım finans çerçeve kanunu çalışmalarının devam ettiğini belirterek, sektörün görüşlerine açık olduklarını ve yeni düzenlemelerin ekim ayından sonra Meclis gündemine gelebileceğini ifade etti. Ayrıca sunumunda makro ekonomik istikrar ve reform programının önceliklerini de vurgulayan Şimşek, fiyat istikrarının sağlanmasının önemli olduğunu söyledi. Şimşek, cari açığın sürdürülebilir olması ve yapısal dönüşümlerin de programın öncelikleri arasında bulunduğunu belirtti.
“Mali disiplin ve vergi muafiyetlerini gözden geçiriyoruz” ifadeleriyle konuşmasını sürdüren Şimşek, kaynakların verimli kullanımı için fiyat istikrarının şart olduğunu vurgulayarak, enflasyonun düşmesi gerektiğini dile getirdi. Şimşek, vergi muafiyetlerinin gözden geçirildiğini ve vergi sisteminin daha adil hale getirilmesinin planlandığını belirtti.
Ekonomideki güncel duruma da değinen Şimşek, yatırımcı güveninde artış olduğunu ve programlarının başarılı bir şekilde uygulandığını ifade etti. Ayrıca Türkiye’nin sıcak paraya değil reel sektörün getirdiği sermayeye dayalı bir büyüme hedeflendiğini aktardı. Şimşek, yapısal reformların Türkiye’nin ihtiyaçlarıyla buluşturulması gerektiğine vurgu yaparak, ekonomideki dengelenme ve iç talebin arttığını kaydetti.
Son olarak, Türkiye’nin potansiyelinin büyük olduğunu belirten Şimşek, programlarının sadece milletin refahı için olduğunu ve başarılı olacaklarına inandıklarını söyledi. Bakan Şimşek, Türkiye’nin avantajlı konumunu değerlendirerek, potansiyeli destekleyici çalışmaların önemini vurguladı.