23 Nisan Çarşamba günü saat 12.49’da merkez üssü İstanbul’un Silivri ilçesi olan 6,2 büyüklüğünde meydana gelen ve 13 saniye süren deprem çevre illerden de hissedildi. 17 ilde hissedilen deprem büyük bir panik yarattı. Ardından en büyüğü 5.9 olan birçok artçı sarsıntı yaşandı.
İstanbul Valiliği, depremde herhangi bir can kaybı yaşanmadığını sadece panik sebebiyle yüksekten atlamalar yaşandığını ve 236 vatandaşın yaralandığını dile getirdi. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 112’ye 16 bin 712 çağrı geldiğini, bunların sadece 995’inin depremle ilgili acil yardım talebi olduğunu belirtti.
Deprem bölgesinde yaşayanlar olarak depreme hazırlıklı olmamız gerekiyor ancak maalesef genellikle panik halinde hareket ediyoruz. Yaşadığımız deprem, can kaybı yaşanmamış olsa da 236 kişinin yaralanmasıyla ciddi bir uyarı niteliğinde.
Uzmanlar, deprem anında çıkışlara koşmanın, balkon veya pencereden atlamanın, asansör kullanmanın ve elektrik düğmelerine dokunmanın riskli olduğunu söylüyor ancak ne yazık ki o an geldiğinde bildiklerimizi unutuyoruz.
Ülkemizde birçok fay hattı bulunduğu için her zaman deprem riski altındayız ve İstanbul’da beklenen büyük deprem korkusunu hepimiz yaşıyoruz.
BAŞ UCUMUZDA DEPREM ÇANTASI BOYNUMUZDA DÜDÜK
Her deprem sonrası deprem çantasını hazırlarız ancak zamanla unuturuz. Ancak deprem çantalarının gerçekten ne kadar önemli olduğunu sorgulamamız gerekiyor. Deprem anında hayatta kalmayı sağlayacak en temel detaylar nelerdir?
AKUT Kurucu Başkanı ve Acil Tıp Uzmanı, Doç. Dr. Mustafa Ferudun Çelikmen, depremlerde enkaz altından kurtulan hiç kimsenin deprem çantasına sahip olmadığını belirtiyor ve depremde hayat kurtaran bilgileri paylaşıyor. Deprem çantasının önemli mi, yoksa işimizi görebilecek başka detaylar mı var sorusuna cevap veriyor.
SAVAŞ SIRASINDA SIĞINAKTA KALANLAR İÇİN ORTAYA ÇIKMIŞTI
Deprem çantalarının amacı ve kökeni nedir? İşte bu sorulara AKUT Kurucu Başkanı’nın verdiği ilginç yanıtlar.
“Deprem çantası, İkinci Dünya Savaşı sırasında Londra’nın bombalanması sırasında ortaya çıktı. Gama radyasyonuna karşı farkındalık oluşturmak için bu çantalar geliştirildi. Ancak zamanla bu çantalar ticari bir rant haline dönüştü.” şeklinde açıklıyor.
“Evinizde deprem çantası bulundurmanız gerekiyor mu yoksa aracınızda mı saklamalısınız?” sorusuna ise, depremde enkaz altında kalma riski olduğunu ve araçların çoğunun enkaz altında kalabileceğini belirterek, deprem çantasının evde tutulması gerektiğini ifade ediyor.
‘DEPREM ÇANTASI AYAĞINIZDA BİR PRANGADIR’
Deprem anında çantaya ulaşmanın zorluğunu anlatan Çelikmen, enkazdan kurtulan hiç kimsenin çantaya ulaşarak kurtulmadığını söylüyor ve asıl hayati detayları paylaşıyor. “Deprem çantasının yerine cep telefonu ve suyun daha önemli olduğunu” belirtiyor.
Çelikmen’in önerisi, her zaman yanınızda bulundurabileceğiniz cep telefonu ve suyun deprem anında hayati önem taşıdığı yönünde. Ayrıca, cep telefonlarının ve powerbank’lerin de depolama durumlarını hatırlatıyor.
TEORİK BİLGİ DEĞİL KURTULANLARI GERÇEĞİ
Yıllardır yıkılan binalarda ‘Çök-Kapan-Tutun’ yöntemi yerine cenin pozisyonunun hayat kurtardığını anlatan Çelikmen, teorik bilgilerin yanında gerçekten kurtulanların pozisyonlarına dikkat çekiyor. Bu konuda cenin pozisyonunun koruyucu olduğunu vurguluyor.
Ayrıca deprem anında yaşam üçgeni oluşturmak, büyük eşyalardan uzak durmak ve cenin pozisyonunu almak gibi detaylara dikkat çekiyor.
ARAÇ İÇİNDE UYUMAK YERİNE UYKU TULUMUNDA UYUYUN
Gece sıcaklıklarının düşük olması nedeniyle insanların araçlarında uyuduğunu belirten Çelikmen, bunun riskleri konusunda uyarıda bulunuyor. Araç içinde yaşanabilecek zehirlenme ve diğer riskler üzerinde duruyor ve uyku tulumu bulundurmanın önemine vurgu yapıyor.